top of page
Search

''O HER ŞEYİ KENDİ BAŞINA HALLEDEER ''

''O HER ŞEYİ KENDİ BAŞINA HALLEDEER ''

"İşte hep böyle diye diye yalnız bırakıldık hep..." Ne tuhaf bir döngü, değil mi? Hayatın her alanında, her sorununda hem hiç kimseye ihtiyaç duymadan bir şeyleri halletmek, hem de ihtiyaç duyacak kadar yalnız kalmak... Sanki içimizde iki ayrı insan yaşıyor. Biri, dağları tek başına aşabilecek kadar güçlü; diğeri, bir dostun omzuna yaslanıp ağlamak isteyen küçük bir çocuk. Sürekli kendi kendimize yetmeye çalışmak, başkalarının yardım tekliflerini reddetmek, zamanla insanları bizden uzaklaştırıyor. Güçlü ve bağımsız olmak güzel, ama bu, insan ilişkilerine duyduğumuz ihtiyacı yok saymak anlamına gelmemeli. Belki de hepimiz, içimizde bir yerlerde, küçük bir çocuğuz. Sevgiye, ilgiye, şefkate ihtiyaç duyan...


Belki de hata bizde. Belki de çok fazla "ben hallederim" dedik. Belki de insanlara zayıflıklarımızı göstermeyelim diye . Belki de çok fazla gurur yaptık. Belki de insanlara ihtiyacımız olmadığını göstermeye çalışırken, aslında onlara bizi yalnız bırakmaları için bir sebep verdik. Bir süre sonra artık insanların, '' o kendi başına halleder, her şeyin üstesinden gelir '' kalıplarıyla soyutlandık. Aslında tek istediğimiz görülmek, biraz takdir edilmek veya birazda destek görebilmekti...Ne kadar ironik, değil mi? İhtiyaç duyulmamak için çabalarken, en çok ihtiyaç duyulan şeyden mahrum kalmak...


Modern dünya da bu yalnızlığı körüklüyor. Sosyal medya, sanal ilişkiler... Herkes birbirine bağlı gibi görünüyor, ama aslında kimse kimse dokunmuyor. Gerçek hayatta, bir çoğumuz kırılgan, bir çoğumuz yalnız. Güçlü insanlar çoğu zaman duygularını, üzüntülerini belli etmemek için gülümserler. Fakat fark etmediğimiz şey bu duyguların birikebileceği ve aniden bu duyguların birikimiyle patlayabilecek olmamız riski..


Peki, ne yapmalı? Nasıl çıkmalı bu kısır döngüden? Nasıl kırmalı bu yalnızlık duvarlarını? Belki de ilk adım, kendimize karşı dürüst olmak. İhtiyaçlarımızı kabul etmek. Zayıflıklarımızı göstermekten korkmamak. İnsanlara güçlü olduğumuzu inandırmak için sürekli gülümsemek yerine duygularımızı ifade etmeye çalışabiliriz. Yardım istemek. Sevmek, sevilmek. İnsan olduğumuzu kabullenmek... Belki de en önemlisi, kendimize şefkat göstermek. Kendimizi affetmek. Yalnızlığımızın bir ceza olmadığını anlamak.


Belki de içinde bulunduğumuz yalnızlık, bir yolculuk. Kendimizi tanıma, kendimizle yüzleşme yolculuğu. Belki de bu yolculuğun sonunda, yalnızlığın iki yüzünü de kabullenmeyi öğreneceğiz. Hem güçlü olmayı, hem de insan olmanın kırılganlığını...


Umarım bu yazı, yalnızlıkla mücadele eden herkese bir nebze olsun umut ve ilham verir. Unutmayın, yalnız değilsiniz... Yalnız değiliz...

 
 
 

Recent Posts

See All
YALNIZLIĞIN SESİ !

Bugün size yalnızlığın sesini duyurmak istiyorum. Birçoğumuzun zaman zaman aşina olduğu bir duygu bu. Yalnızlık... Kimi zaman bir...

 
 
 

2 Comments


Kendini bulmak için birebir 🙏😊

Like

basaracaz ..

Like
bottom of page